Thirty Seconds to Mars Turkey

Welcome to the Unıverse!
Evrene Hoşgeldin!
Merhaba Marslı!
Bizi ziyaret ettiğin için çok Teşekkürler!
Şimdi giriş yada kayıt olarak sitemize katkıda bulunabilir bizimle vakit geçirebilirsin:D

Join the forum, it's quick and easy

Thirty Seconds to Mars Turkey

Welcome to the Unıverse!
Evrene Hoşgeldin!
Merhaba Marslı!
Bizi ziyaret ettiğin için çok Teşekkürler!
Şimdi giriş yada kayıt olarak sitemize katkıda bulunabilir bizimle vakit geçirebilirsin:D

Thirty Seconds to Mars Turkey

Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

    Charles Fourier

    HellsBells
    HellsBells
    ADMİN
    ADMİN


    Kadın
    Mesaj Sayısı : 3460
    Kayıt Tarihi : 06/02/08
    Yaş : 31
    Nerden : Angara
    İş Güç : Tanrının İzinde
    Points : 1839

    Charles Fourier Empty Charles Fourier

    Mesaj tarafından HellsBells Ptsi Eyl. 01, 2008 3:39 pm

    Charles Fourier
    Fransız düşünür, ütopik sosyalizminin Saint Simon’dan sonra gelen en önemli temsilcisi Fourier, zengin bir kumaş tüccarının oğludur. Lise öğrenimini Cizvit Okulu’nda tamamladı. 19 yaşında Lyon’a yerleşti ve ticaretle uğraşmaya başladı. Aynı yıl Jironderlerin Lyon’da düzenlediği bir ayaklanmaya katıldı. Tutuklandıysa da hapisten kaçarak ölümden kurtuldu.

    1794’de askere yazıldı, ancak hastalığı nedeniyle ordudan ayrıldı. Bu tarihten sonra Paris’e yerleşen Fourier, bir süre değişik ticari işletmelerde satıcılık ve kâtiplik gibi işler yaptı. 1803’te iş yaşamından uzaklaştı ve yaşamının geri kalan bölümünde, toplumsal, iktisadi ve felsefi öğretisini yaymak ve düşüncelerini yaşama geçirmek için çalıştı.

    Fourier’in düşünceleri, 18. yüzyıl felsefi düşüncesinin, Tanrı’ya ermişliği amaç edinen, sihir ve büyüyle karışmış gizemci bir akım olan Teosofizm’den ve J. J. rousseau’nun doğal iyimserciliğinden etkilenmiştir.

    Bireyciliğe ve rekabete dayanan toplum yapısına karşı olan Fourier’ye göre insan, gerçekte iyidir, insanlık; yabanilik, barbarlık ve ataerkillik dönemlerinden oluşan, acılarla dolu bir yolu geçerek, uygarlık dönemine ulaşmıştır. Oysa toplumsal ve iktisadi yapıya örgütsüzlük, akıldışılık ve kaba kuvvet egemendir. Uygarlık, çözemediği ve sürekli olarak yeniden yarattığı çelişkiler içinde bir kısır döngüde ilerlemektedir.

    Fourier, uygarlık döneminde yaşanan bu sorunların nedenini, kurallarına göre yaşanması gereken bir "toplumsal yasa" nın şimdiye kadar bulunamamış olmasında görür. İktisatçıların ve felsefecilerin bu yasayı bulmak yerine, çağın düzeni kimin çıkarınaysa ona hizmet ettiklerine, düzenin yaşaması için kuramlar yarattıklarına dikkat çektikten sonra kendi geliştirdiği "tutkular öğretisi" nin soruna kesin bir çözüm getirdiğini savunur.

    Bu öğretiye göre insan, 12 tutkusunun etkisindedir. Bunlardan beşi duyulara ilişkindir; 4’ü grup tutkusudur (arkadaşlık, aşk, aile sevgisi ve hırs); 3'ü de dağıtıcı tutkulardır (planlama, değiştirme, birleştirme). Bu tutkuların özgürce gelişmesi sağlanırsa, tek bir üstün tutkuda (sevgi) birleşilir.

    Kapitalizmin insan üzerindeki etkilerini maddeci bir yorumla eleştiren, insanlığın tarihini diyalektik yöntemle inceleyen Fourier’nin sosyalist düşünce tarihi içinde önemli bir yeri vardır.

      Similar topics

      -

      Forum Saati Perş. Mayıs 09, 2024 12:52 am